Sınırlı alanı ve yoğun programları olan şehir sakinleri için geleneksel toprak bahçeciliği pratik görünmeyebilir. Hidroponik sistemler, herkesin evde taze sebze ve ot yetiştirmesini sağlayan temiz ve verimli bir alternatif sunar. Mevcut birçok hidroponik teknik arasında, basitlikleri ve etkinlikleriyle iki tanesi öne çıkıyor: Hollanda Kovası sistemi ve Kratky yöntemi.
Bato kova sistemi olarak da bilinen bu hidroponik teknik, perlit veya hindistan cevizi lifi gibi atıl yetiştirme ortamlarıyla dolu bireysel kaplar kullanır. Bu malzemeler yapısal destek sağlarken, köklerin hem besinlere hem de oksijene erişmesini sağlar.
Her kova, su ve minerallerin düzenli bir tedarikini sağlayan merkezi bir besin dağıtım sistemine bağlı, kendi kendine yeten bir birim olarak işlev görür. Bu modüler tasarımın çeşitli avantajları vardır:
Bu hidroponik bahçeyi kurmak için şunlara ihtiyacınız olacak:
Hawaii Üniversitesi'nden Bernard Kratky tarafından geliştirilen bu basitleştirilmiş hidroponik teknik, elektrik, pompa veya karmaşık ekipman gerektirmez. Özellikle yapraklı yeşillikler ve otlar için çok uygundur.
Sistem, bitki köklerini kısmen bir besin çözeltisine batırarak, üst kısmını havaya maruz bırakarak çalışır. Bitkiler çözeltiyi tükettikçe, su seviyesi doğal olarak düşer ve kök oksijenasyonu için genişleyen bir hava boşluğu oluşturur.
Kratky yönteminin başlıca faydaları şunlardır:
Bu teknikle yetiştirmeye başlamak için:
Maksimum verimlilik arayan ve daha fazla zaman ve kaynak ayırmaya istekli olanlar için, Hollanda Kovası sistemi daha büyük bitkiler için üstün sonuçlar sunar. Buna karşılık, Kratky yöntemi, yeni başlayanlar veya daha az çabayla daha küçük bitkiler yetiştirmek isteyenler için erişilebilir bir başlangıç noktası sağlar.
Her iki sistem de, hidroponik teknolojisinin sınırlı kentsel alanları, geleneksel toprak yetiştirmenin zorlukları olmadan taze, ev yapımı ürünler sunarak nasıl verimli bahçelere dönüştürebileceğini göstermektedir.